Mine çiçeği yaprakları karşılıklı olup aynı zamanda oymalı olan çiçekleri başak durumunda alacalı renklerde ya da çoğu kez mavi ve menekşe renginde olan bir çiçektir. Mine çiçekleri geleneksel anlamda sellere karşı önlem olarak bilinir ve Hristiyan inançlarına da göre de Romalı askerlerin koruyucusu olarak geçer. Mine çiçeğinin büyüsel güçleri olduğuna inanılırdı. Mine çiçeği bol güneş alan bir bahçede, duvar diplerinde, bahçe köşelerinde en güzel haliyle yetişen bir çiçektir. Rengarenk çiçekleri ile bir bahçede tek başına dikkat çekebilen yegane bir obje olacaktır.

  • Mine çiçeği 20 derece ve üstünde hızlı büyür ve çiçek açarak bunu gösterir.
  • Sıcak iklim çiçeği olmasına rağmen soğuğa karşı dayanıklı olan türleri de mevcuttur. Ancak saksıda olan bir mine çiçeği kış aylarında içeri alınmalıdır.
  • Mine çiçeği suyu iyice yemen kumlu toprak ister.
  • Mine çiçeği için önemli olan güneş ışığıdır. Güneş gören her yere konulabilir. Sıcağa dayanıklı olduğundan gölgede bırakılırsa yapraklarında küf oluşabilir.
  • Mine çiçeği büyüyene ve olgunlaşana kadar haftada 4 kere su verilmelidir.
  • Mine çiçeğinin güzelliği arı ve kelebekler tarafından da benimsenmiştir.
  • Mine çiçeği çoğaltılmak istenirse tohumlarından bu işlem yapılabilir.
  • Büyüme aşamasında toprağı sürekli nemli olmalıdır.
Kaynak: costafarms.com

Mine Çiçeği Anlamı

Mine çiçeğinin bilimsel adı Verbana’dır. Eşsiz renkleri özellikleri, mor, lila ve mavimsi tonları ile şifalı bir bitkidir. Her türlü toprak ta yetişebilme özelliği vardır. Mine çiçeği aynı zamanda şifalı bir bitki olduğundan çay ya da yemeklerde bile kullanılma özelliği vardır. Mine çiçeğinin ateş düşürücü özelliği de mevcuttur. Romatizma ağrılarının azalmasında etkili olmuştur. İnsanlar üzerindeki sinirlerini yatıştırıcı etkisi ile stres ve uykusuzlukta yardımcıdır. Mine çiçeği anlamı itibari ile Türkçe bir kelime olup yabancı anlamı Verbana’dır.

Kaynak: pixabay.com

Mine Çiçeği Efsanesi

Mine çiçeği bir sevgi hikayesidir. Hikayeye göre yaşları 70 civarlarında bir çiftin boşanmak için başvurması üzerine hakimin sorusu şöyle olmuş: Bunca seneden sonra neden ayrılıyorsunuz? Yaşlı kadın hakimin bu sorusu karşısında yaşadıkları durumu anlatmaya başlamış. Eşinin bir mine çiçeği getirdiğini ve bu çiçeğin çok su istediğini düzenli olarak sulanmazsa öleceğini söylediğini iletmiş. Aynı zamanda kendisinin kemik rahatsızlığı olduğunu da eklemiş. Bu zaman zarfında kadın geceleri bile uykusundan kalkıp mine çiçeğini sulamış, bakımını eksik etmemiş. Ancak aynı ilgiyi eşi göstermemiş. Bunun üzerine ayrılmasının sebebi olarak da bu kadar düşüncesiz bir insanla yaşamamak istemediğinden boşanmaya karar verdiğini dile getirmiş. Hakim kadını dinledikten sonra adama dönmüş. Adam da ifadesinde; mine çiçeğinin çok su istediğinin bilincinde olduğunda ama aşırı sulandığında da öleceğini belirtmiş. Karısının kemik hastalığı olduğundan ve egzersiz yapmadığından dolayı eşine bu yalanı söylediğini itiraf etmiş. O her gece çiçek ölmesin diye kalkıp suladı böylelikle hareket etti, ben o uyuduktan sonra kalkıp çiçeğin suyunu döktüm diye ifade vermiş. Ben eşimi çok seviyorum demiş. Mine çiçeği efsanesi bu hikayeyle anlaşılmaktadır ki; sevgi çiçeğidir.

Mine çiçeklerinde renkler aşamalı olarak değişim gösterir. Alacalı renkler baskınlığı yanı sıra eflatun, beyaz, leylak hatta hatta maviye uzanan tonları ile göz alıcıdır. Mine çiçeği sevgi çiçeğidir. Sevgiyle bakım ister, sevgiyle ilgi ister.